Kalaycı'dan Uyarı: "Konya Ovası Susuz Kalmasın, Daha Fazla Zaman Kaybedilmemeli”

Siyaset 1035 kez okundu.
 

Kalaycı'dan Uyarı: "Konya Ovası Susuz Kalmasın, Daha Fazla Zaman Kaybedilmemeli”

MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, Türkiye’nin en büyük tarım havzalarından biri olan Konya Ovası’nda yaşanan su sorununa dikkat çekerek acil önlem çağrısı yaptı.
MHP Genel Başkan Yardımcısı, Konya Millet Vekili ve Plan ve Bütçe Komisyonu Üyesi Mustafa Kalaycı, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda 210 sıra sayılı Kanun Teklifinin birinci bölümü üzerine söz aldı.  MHP'li Kalaycı konuşmasında Konya Ovası'nda yaşanan kuralığa ve su sıkıntısına dikkat çekti ve “Bu mesele sadece Konya'nın değil, Türkiye'nin meselesidir. Zira, Konya tarım ürünlerinin en büyük üretim merkezlerinden biridir” dedi. Kalaycı'nın konuşması şu şekilde: "Binlerce yıldır tarım yapılan ve Ülkemizin en büyük tarım havzalarından biri olan bereketli Konya Ovası büyük tehlike altındadır. Kuraklık, iklim değişikliği ve kontrolsüz sulama ova için ciddi tehdit oluşturmaktadır. Sıklıkla oluşan obruklar ve yarıklarla alarm veren Konya Ovası'na havza dışı yeni kaynaklardan ivedi olarak su getirmek zorundayız. Konya'nın yüz yıllık rüyası olan KOP projesinin kilit tesisleri Mavi tünel ve Bağbaşı Barajı 2012 yılında, Bozkır Barajı 2020 yılında, Afşar barajı 2022 yılında yapılmakla birlikte hala mavi tünelden tarımsal sulama amaçlı su verilememektedir. Sadece Konya merkez ile Çumra ilçesine içme suyu verilmiştir. Beyşehir gölünden ovaya mavi kanal üzerinden bazı dönemlerde su verilmekle birlikte, Beyşehir gölümüz de çok ciddi risk altındadır. Yıllardır Toros dağlarına eskisi gibi kar yağmamaktadır. Konya ovası iklim değişikliklerinden en çok etkilenen, en az yağış alan bölgedir. Bu yıl da kuraklık nedeniyle birçok yerde ekinler boy vermemiş olup, bugünlerde sürekli yağmur duası yapılmaktadır. Yeraltı sularındaki çekilme nedeniyle çiftçilerimiz her yıl ya yeni kuyu açmakta ya da mevcutları daha da derinleştirmektedir. Kuyuların çoğu ruhsatsız olmakla birlikte üretimde sıkıntı oluşmaması için bir şey yapılamamaktadır. Eğer şikayet olursa o kuyu hakkında işlem yapılmakta, bu da büyük haksızlık ve eşitsizliğe sebep olmaktadır. Konya ovasına Ermenek barajından, Manavgat çayından, Hirfanlı Barajından, Fırat nehrinden ve diğer imkanlardan bir an önce su getirilmelidir. Bu konuda yıllardır çalışmalar yapılmakla birlikte henüz uygulamaya konulan bir proje yoktur. Başka ülkelerden binlerce kilometreden petrol doğalgaz geliyorsa, denizin altından Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne su götürdüysek, Konya ovasına da havza dışından su getirilmelidir. Gelecekte su petrolden daha kıymetli hale gelecektir. Konya ovasına yeni kaynaklardan su getirilmesi için daha fazla zaman kaybedilmemelidir. Eğer böyle giderse gelecekte Konya Ovası diye bir ova kalmayacak, tahıl ambarı Konya’da tarım yok olacak, içme suyu dahi bulunamayacaktır. Bu mesele sadece Konya'nın değil, Türkiye'nin meselesidir. Zira, Konya tarım ürünlerinin en büyük üretim merkezlerinden biridir. Bugüne kadar birçok yatırım ve hizmeti Konya’mıza kazandıran Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayip Erdoğan'ın Konya ovasına dış havzalardan su getirecek projeleri hızla uygulamaya koyacağına inanıyoruz. Konya ovası ve ova çiftçisi hasretle ve umutla suyun geleceği günleri beklemektedir. Diğer taraftan, Konya dahil Ülkemizin birçok bölgesinde yaşanan zirai don afeti nedeniyle önemli düzeyde tarımsal üretim kayıpları bulunmaktadır. Cumhurbaşkanımız çiftçi kayıt sistemine kayıtlı ve zirai don sigortası olmayan çiftçilerimizin de zarar gören mahsullerinin üretimi için yaptıkları harcamalarının hasar oranına göre karşılanacağını açıklamış, Tarım Bakanlığımız da çalışmalara başlamıştır. Milliyetçi Hareket Partisi olarak afetten zarar gören çiftçilerimizin zararlarının karşılanmasını; tarımsal kredi borçlarının faizsiz ertelenmesini, ayrıca çiftçilerimizin SGK prim borçlarına kolaylık getirilmesini gerekli görüyoruz. Bununla birlikte, tarımda kullanılan elektrik maliyeti yüksek seviyelere çıkan çiftçimiz, elektrik fiyatlarında daha fazla indirime gidilmesini ya da ilave elektrik desteği verilmesini istemektedir. Çiftçi demek helal kazanç, alın teri ve emek demektir. Çiftçilerimizin derdi derdimiz, sevinci sevincimizdir. Çiftçilerimize ne versek, ne yapsak yetersizdir. Bu düşüncelerle, Milliyetçi Hareket Partisi Grubu olarak kabul oyu vereceğimiz kanun teklifinin hayırlı olmasını diliyor, sizlere ve aziz Türk milletine saygılarımı sunuyorum."
MHP Konya Milletvekili Mustafa Kalaycı, TBMM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, Türkiye’nin en büyük tarım havzalarından biri olan Konya Ovası’nda yaşanan su sorununa dikkat çekerek acil önlem çağrısı yaptı.

MHP Genel Başkan Yardımcısı, Konya Millet Vekili ve Plan ve Bütçe Komisyonu Üyesi Mustafa Kalaycı, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda 210 sıra sayılı Kanun Teklifinin birinci bölümü üzerine söz aldı. 

MHP'li Kalaycı konuşmasında Konya Ovası'nda yaşanan kuralığa ve su sıkıntısına dikkat çekti ve “Bu mesele sadece Konya'nın değil, Türkiye'nin meselesidir. Zira, Konya tarım ürünlerinin en büyük üretim merkezlerinden biridir” dedi.

Kalaycı'nın konuşması şu şekilde:

"Binlerce yıldır tarım yapılan ve Ülkemizin en büyük tarım havzalarından biri olan bereketli Konya Ovası büyük tehlike altındadır. Kuraklık, iklim değişikliği ve kontrolsüz sulama ova için ciddi tehdit oluşturmaktadır.

Sıklıkla oluşan obruklar ve yarıklarla alarm veren Konya Ovası'na havza dışı yeni kaynaklardan ivedi olarak su getirmek zorundayız.

Konya'nın yüz yıllık rüyası olan KOP projesinin kilit tesisleri Mavi tünel ve Bağbaşı Barajı 2012 yılında, Bozkır Barajı 2020 yılında, Afşar barajı 2022 yılında yapılmakla birlikte hala mavi tünelden tarımsal sulama amaçlı su verilememektedir. Sadece Konya merkez ile Çumra ilçesine içme suyu verilmiştir.

Beyşehir gölünden ovaya mavi kanal üzerinden bazı dönemlerde su verilmekle birlikte, Beyşehir gölümüz de çok ciddi risk altındadır.

Yıllardır Toros dağlarına eskisi gibi kar yağmamaktadır. Konya ovası iklim değişikliklerinden en çok etkilenen, en az yağış alan bölgedir. Bu yıl da kuraklık nedeniyle birçok yerde ekinler boy vermemiş olup, bugünlerde sürekli yağmur duası yapılmaktadır.

Yeraltı sularındaki çekilme nedeniyle çiftçilerimiz her yıl ya yeni kuyu açmakta ya da mevcutları daha da derinleştirmektedir.

Kuyuların çoğu ruhsatsız olmakla birlikte üretimde sıkıntı oluşmaması için bir şey yapılamamaktadır. Eğer şikayet olursa o kuyu hakkında işlem yapılmakta, bu da büyük haksızlık ve eşitsizliğe sebep olmaktadır.

Konya ovasına Ermenek barajından, Manavgat çayından, Hirfanlı Barajından, Fırat nehrinden ve diğer imkanlardan bir an önce su getirilmelidir. Bu konuda yıllardır çalışmalar yapılmakla birlikte henüz uygulamaya konulan bir proje yoktur.

Başka ülkelerden binlerce kilometreden petrol doğalgaz geliyorsa, denizin altından Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ne su götürdüysek, Konya ovasına da havza dışından su getirilmelidir. Gelecekte su petrolden daha kıymetli hale gelecektir.

Konya ovasına yeni kaynaklardan su getirilmesi için daha fazla zaman kaybedilmemelidir.

Eğer böyle giderse gelecekte Konya Ovası diye bir ova kalmayacak, tahıl ambarı Konya’da tarım yok olacak, içme suyu dahi bulunamayacaktır.

Bu mesele sadece Konya'nın değil, Türkiye'nin meselesidir. Zira, Konya tarım ürünlerinin en büyük üretim merkezlerinden biridir.

Bugüne kadar birçok yatırım ve hizmeti Konya’mıza kazandıran Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayip Erdoğan'ın Konya ovasına dış havzalardan su getirecek projeleri hızla uygulamaya koyacağına inanıyoruz.

Konya ovası ve ova çiftçisi hasretle ve umutla suyun geleceği günleri beklemektedir.

Diğer taraftan, Konya dahil Ülkemizin birçok bölgesinde yaşanan zirai don afeti nedeniyle önemli düzeyde tarımsal üretim kayıpları bulunmaktadır.
Cumhurbaşkanımız çiftçi kayıt sistemine kayıtlı ve zirai don sigortası olmayan çiftçilerimizin de zarar gören mahsullerinin üretimi için yaptıkları harcamalarının hasar oranına göre karşılanacağını açıklamış, Tarım Bakanlığımız da çalışmalara başlamıştır.

Milliyetçi Hareket Partisi olarak afetten zarar gören çiftçilerimizin zararlarının karşılanmasını; tarımsal kredi borçlarının faizsiz ertelenmesini, ayrıca çiftçilerimizin SGK prim borçlarına kolaylık getirilmesini gerekli görüyoruz.

Bununla birlikte, tarımda kullanılan elektrik maliyeti yüksek seviyelere çıkan çiftçimiz, elektrik fiyatlarında daha fazla indirime gidilmesini ya da ilave elektrik desteği verilmesini istemektedir.

Çiftçi demek helal kazanç, alın teri ve emek demektir. Çiftçilerimizin derdi derdimiz, sevinci sevincimizdir. Çiftçilerimize ne versek, ne yapsak yetersizdir.

Bu düşüncelerle, Milliyetçi Hareket Partisi Grubu olarak kabul oyu vereceğimiz kanun teklifinin hayırlı olmasını diliyor, sizlere ve aziz Türk milletine saygılarımı sunuyorum."

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve ertajans.com.tr sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.